ANTİ DEMOKRATİK OLAN SÜREÇ SONUNDA DEMOKRASİ BEKLEMEK!
Yerel seçimler sonuçlanalı 1 ayı geçti. Basın, yayın, radyo, TV’lerin, devlet imkânlarının neredeyse tamamının iktidara hizmet ettiği bir seçimden sonra, muhalefet kısmen galip çıktı. Muhalefetin özellikle 7 Haziran’dan sonrası yapılan tüm seçimlere bu gerekçelerle itiraz edip kabullenmemesi gerekirken, tuhaf bir şekilde itiraz sesleri iktidardan geldi, mazlum olan iktidar oldu, taki istediği sonucu alana kadar.
Seçim sonrasında bir yandan İstanbul sonuçları beklenirken, diğer taraftan KHK’lılara mazbata verilmemesi, bu şekilde %60-70 oy alanlar yerine %20-30 oy alanlara mazbataların verilmesi, en sonunda İstanbul seçimlerinin yenilenmesi kararıyla anti demokratik kararlar bu sürece damgasını vurdu. Ne yazık ki Dünya ve Türkiye İstanbul seçimlerine kilitlenmişti ve diğer anti demokratik uygulamalar pek de dillendirilmiyordu. İstanbul’da seçim iptal edilmemiş olsa, büyük çoğunluk baharın geldiği ve demokrasimizin ne güzel işlediği fikrinde birleşmeye hazırdı. Ancak ne yazık ki acı gerçekler yine bütün çıplaklığıyla ortaya çıkarak galip gelmişti. Demokrasinin kazanılması ve tam olarak yerleşmesi o kadar da basit bir şey değildi. Ülkemizde işçiler, emekçiler, gençler, kadınlar, aileler, anneler, aydınlar, sanatçılar, bilim insanları, doktorlar, avukatlar, özürlüler, çevreciler, engelliler, LGBTİ bireyler, çocuk/yaşam/insan hakları savunucuları ve neredeyse halkın tamamı, anayasa, kanun ve uluslararası imzalanmış sözleşmelerden kaynaklanan haklarını kullanabilmek için ağır bedeller ödeyerek mücadele verdiler ve vermeye devam ediyorlar…
Seçimler sürecindeki “ seçimler, emek ve demokrasi mücadelesi” yazımızda da belirttiğimiz gibi, siyasi partiler yasası, partilerin işleyişi, aday belirlemeleri, halkla ilişkileri, üyelerin/halkın belirleyiciliği vb. tüm süreçler anti demokratik iken, sadece seçim sonuçlarından demokrasi beklemek ham hayal gibi görülmelidir. Bu kadar anti demokratik süreç sonunda halkın, seçim süreçlerini/sonuçlarını takibi, adayları sahiplenmesi, anti demokratik uygulamalara itiraz etmesi gibi tutumları, bu süreçlerin güven ve umut veren bir şekilde, demokratik işlemesi durumunda, emek ve demokrasi mücadelesine çok güçlü bir şekilde sahip çıkacaklarının bir göstergesi durumundadır.
Demokrasiyi kazanmanın, yerleştirmenin o kadar kolay olmadığı bilinci ve disipliniyle hareket ederek, demokrasiyi her yerde, her alanda savunmak, yerleştirmeye çalışmak, tüm emek ve demokrasi mücadelesi veren kişi ve örgütlerle beraber, örgütsel, kişisel çıkarları bir tarafa bırakarak, halkın çıkarları için, emek ve demokrasi mücadelesini yükseltmek gerekmektedir. Ancak bu şekilde halkın kendi kendini yönetme bilincine ulaşarak, yönettiği gerçek demokrasi kurulabilir. O halde haydi hep beraber demokrasi için mücadeleye…
www.bagimsizlarinumudu.org
İlk yorum yapan siz olun